Türkiye Airsoft Kulübü'nün organize ettiği (TAC) :Kurtköy merkezli airsoft alanında Türkiye genelinden birçok takımın iştirakiyle senaryolu güzel bir milsim etkinliği (Military Simulation) yapıldı. Benim için ilklerin yaşandığı muazzam bir oyundu. Tabi o zamanlar ilk heyecan ile herşey mükemmel gibi gelse de şimdiki tecrübelerimle düşünüyorum da eksikliklerde varmış.
Organizasyon konusunda ahkam kesmek haddime değil, bunu camianın üstadlarına bırakalım.
Bu hobi de horozlardan önce kalkmanız gerekir.
Kocaeli'den etkinliğin yapılacağı İstanbul Kurtköy'e ulaşmak için sabah: 05.30 da gün sizin için başlıyor demektir. Tüm ekipmanınızı akşamdan hazır edip, (acemi asker olduğumdan ekipmansız hazırlık bile 1 saatinizi alıyor.) telsizleri vb. oyuncak pillerini şarj etmeli, BB (Atış için gerekli boncuklar) leri hazırlayıp çantaya günlük yiyecek içecek stoğunuzu yapmalısınız. Saat: 06.00 da evden çıkıp buluşma yeri olan ya çorbacı ya da pastane de 06.45 gibi hazır olmanız şarttır.
Yemekler yenilip sabah muhabbetleri edilip hasret giderildikten sonra 07.15 de teker döner. Tahmini 8.30 gibi alanda olunur. 09.00 daki brifing için ekipmanları üzerinize yerleştirmeli, son kontrollerinizi yapmalısınız.
09.00 daki brifing de senaryo bilgisi verilir, takımlar oluşturulur. O ana kadar çoğu oyunda genel senaryo bilgisini bir gün önceden okumuş ve hazır olarak alanda bulunmanız başarılı olmanız için önemlidir.
Anlaşılmayan noktalar birifing de tekrarlanır ve oyun kuralları takım kaptanlarına bildirilir.
Bu an itibariyle heyecanlı süreç başlar. Tüm gün sürecek farklı farklı senaryo ve sürelerde oynanacak birbirinden heyecanlı oyunlarda kapışacak yaklaşık 100 e yakın cengaver konsantre şekilde oyun alanına giriş yapar.
Alan dediğime bakmayın neredeyse 20-30 dönümlük bir alandan bahsediyoruz. Bir noktadan bir noktaya tam teçhizatlı yürüyerek intikal 30 dakika sürebiliyor. Bunu bir de yoğun atış ve pusu tedbirleriyle yaptığınızı düşünün. Eğlence başlasın...
Acemi Oyuncu Olmak
Ben acemi asker olarak, paralı asker görünümünde oyuna dahil oldum. Acemi olduğum her halimden belliydi ama hırslı ve inatçıydım.
İlk senaryo da konuyu anlamaya çalışan ben, her uzak göreve talip oldum ama uzaklık kavramının benim bildiğimden farklı olduğunu ilk bir saatte öğrendim.
Uzun çok uzun intikaller yaptık, öncü birlik olarak tarama görevine gittim ama meğersem yem olma göreviymiş.
İlk oyunda telsizim yoktu ve bir airsoft oyununda büyük arazilerde telsiz yoksa bir anda tek başınıza düşman unsurlarının ortasında kalabileceğinizi yaşayarak öğrendim.
Oyunun 2. veya 3. saatiydi. 3 arkadaş ileri uçta ilerliyor keşif yapıyorduk. Bir atış aldık, bir arkadaş vuruldu. Bizde hemen siper alıp etrafı kontrole başladık. Düşman unsurun yerini tahmin ediyorduk ama göremiyorduk. Etrafından dolaşıp arkasından bakalım dedik, bu işlem tahminimce 30 dakikadan fazla sürdü. Sessiz şekilde gittik, alana vardığımızda ben tek başımaydım, düşman falan yoktu.
Sebebini 2 km lik yolu geri yürüyünce anladım. Daha oturup dinlenmeden hadiyin yeni görev yerine dediler.
Meğersem, biz karşı alandayken telsizlerden anons gelmiş. Görev yerimiz değişmiş ve karargaha dönmemiz emredilmiş, tabi bende telsiz olmadığından boş bir arazide 30-40 dakika cebelleşmişim. Sonradan geri döndüğümde ben yoldayken diğer takım arkadaşlarım dinlenmelerini bitirmiş ve yeni görev alanına doğru yola çıkalım diye talimat geldi, tabi ben hiç dinlenmeden geri geldiğim yolu tekrardan geri gittim.
Yeni görev yerimizde pusu yedik, bir alanı korumamız istendi, tabi ben acemi halimle hiçbir teknik bilgi bilmeden ona buna boncuk atıyordum. Sonuç yine hüsran.
Ama her oyunda süper ötesi keyif alıyordum. Artık Airsoft ruhuma işlemişti.
Öğleden sonraki oyunlarda daha bir dikkatli olmaya, mutlak telsizli bir takım arkadaşımın yakınında olmaya gayret ettim. İzledim, öğrenmeye çalıştım.
Bu sayede Kocaeli ekibinin yer aldığı takımımız düşman unsurunun çevresini sararak onları bulundukları bina da sıkıştırdık ve oyun bizde.
Bu oyunda gerçekten bir çok özelliğinizi kullanmaya başlıyorsunuz.
Hem fiziki, hem mental tüm duyularınız çalışmak zorunda. Hata yapmamak için tüm algılarınız ile çevredeki her hareketi iyi analiz etmeli ve tepki vermelisiniz. Yoksa pusuya düşersiniz.
Airsoft bir onur oyunudur
Genel organizasyona katılarak gerçek airsoft ortamını yaşamış olmanın mutluluğu ile bu hobiye nasıl daha çok aktif olarak dahil olabilirim diye araştırma yapmaya başladım. Öncelikle öğrendiğim bu sporun "Paintball" olmadığı idi. Paintball da size boya topları atılır, işaretlendiğinizde vücudunuzda bu boya kalıntısı olur. Airsoft ta ise tamamen dürüstlük ve onur ön plandadır. Vurulan vuruldum der ve oyundan çıkar. Çıkmazsa ne olus, hakem ihraç eder. Hakem yoksa ne olur bir sonraki oyuna davet edilmez bu kadar basittir. Önce dürüstlük esastır.
Din, dil, mezhep, siyaset, futbol konuşulmaz, ırk konuşulur çünkü hepimiz Türklüğü esas alırız.
Bazı çevreler kaç yaşında adamsınız, birbirinize boncuk atıyorsunuz diye yorumlarda bulunur. Biz de kaç yaşında adamsınız bir topun peşine koşturup duruyorsunuz çocuk musunuz diye yorumlama hakkı bize geçer.
Nihayetinde hepsi spordur ve vücudumuz dinç olsun diye, algılarımız açık olsun diye, birlik beraberliğimiz daim olsun diye biz airsoft oynarız, başkalarının oyunlarına da karışmayız.
Kalın sağlıcakla.
M. Gökhan BİRİNCİ @birinciadventure
03.12.2017
Gelecek Yazı: Kocaeli'de Airsoft Derneği kuruluyor...